Ahmet Türk beraat etti, kayyım hala Mardin’de duruyor
Ahmet Türk beraat etti, kayyım hala Mardin’de duruyor
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi’nin (DEM Parti) Mardin Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkan Adayları Ahmet Türk ve Devrim Demir, 31 Mart 2024’teki yerel seçimlerde yüzde 57 oy oranıyla seçimi kazandı. Ancak 4 Kasım 2024’te İçişleri Bakanlığı, Türk ve Demir’in görevlerine son vererek belediyeye üçüncü kez kayyım atadı. Kayyım olarak Mardin Valisi Tuncay Akkoyun görevlendirildi. Bakanlık, Türk’ün görevden alınmasında Kobani Davası’nda aldığı hapis cezasını, Siirt ve Mardin Cumhuriyet Başsavcılıkları tarafından başlatılan iki ayrı soruşturmayı ve Ankara 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde açılan davayı gerekçe gösterdi.
Kayyımın göreve başlamasının ardından belediye binasında giriş çıkışlar kontrollü hale getirildi, çevredeki güvenlik kameralarının sayısı artırıldı. DEM Parti döneminde belediyeye alınan yaklaşık 301 işçi, kademeli olarak işten çıkarıldı; işçilerin çoğu 6 aylık görev sürelerinin dolmasına bir gün kala görevlerinden alındı.
Daha sonra, önceki kayyım dönemlerinde olduğu gibi, belediyeye ait taşınmazların satışı başlatıldı. Şu ana kadar 30’dan fazla taşınmaz satışa çıkarıldı; bazı satışlar kamuoyu tepkisi ve mahkeme süreçlerine rağmen gerçekleştirildi.
Kayyım yönetimi, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde ise DEM Partili belediyeler tarafından asılmak istenen afişleri yasakladı.
Ahmet Türk’ün avukatı anlattı
Mezopotamya Ajansı’ndan Ahmet Kanbal’ın haberine göre, Mardin Büyükşehir Belediyesi’ne kayyım atanmasının üzerinden geçen bir yıl içinde, İçişleri Bakanlığı’nın kayyım atama gerekçeleri ortadan kalktı.
Ahmet Türk hakkında Mardin Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturmada, kayyım atamadan önce “kovuşturmaya yer olmadığı” yönünde karar verildiği ortaya çıktı. Kayyım atamaya gerekçe gösterilen Kobani Davası’nın, 2016 yılında kayyım atanmasına gerekçe yapılması nedeniyle 2024’te yeniden kullanılmasının 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 45’inci maddesine aykırı olduğu tespit edildi. Ankara 14’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde “örgüt propagandası yapmak” iddiasıyla yargılanan Türk, 23 Ekim tarihinde beraat etti. Ancak bu kararlara rağmen kayyım uygulaması sonlandırılmadı.
‘Kayyım hukuksuz başladı, hukuksuz sürdürülüyor’
Ahmet Türk’ün avukatı Erdal Kuzu, Ankara 14’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nin 23 Ekim kararının önemine dikkat çekerek,”İçişleri Bakanlığı tarafından sunulan bu 3 gerekçe hukuki olarak geçersiz hale gelmiştir. Bu nedenle 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 45 ve 47’nci maddeleri gereği kayyım atamasının devam ettirilmesi için herhangi bir hukuki dayanak kalmadı. Ancak buna rağmen kayyım uygulamasının devam ettirilmesi başından itibaren sürdürülen hukuksuz uygulamaların devamı niteliğindedir” dedi.
Kuzu, kayyım uygulamasının bir devlet politikası olarak yürütüldüğünü belirterek, “Devlet konjonktür olarak 2016’da dönemin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun da itiraf ettiği gibi bu işi Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın siyasi saiklerle aldığı bir karar üzerine başlattı. O dönem Süleyman Soylu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kendisini çağırarak, ‘Süleyman, ben bu Güneydoğu’daki HDP’nin, PKK’nın belediyelerinden rahatsızım’ dedi. ‘Ben istedim bir göz Cumhurbaşkanımız bana verdi iki göz. İki gün geçti, hepsini görevden aldık’ dediğini itiraf etmişti. Yani bir konjonktür olarak hukuksuz bir şekilde başlatıldı ve hukuksuz bir şekilde devam ettirildi. Sonrasında da Anayasa’ya aykırı bir şekilde KHK ile bu durum kanunlaştırıldı” ifadelerini kullandı.
”İdare Mahkemesi karar verecek’
Bugün belediyelere kayyım atanmasına gerekçe olarak gösterilen kanunun iptal edilmesi yönündeki başvurunun Anayasa’ya aykırı olduğu gerekçesiyle Anayasa Mahkemesi tarafından tartışıldığını ve yüksek ihtimal iptal edileceğini ifade eden Kuzu, “Mardin İdare Mahkemesi önümüzdeki günlerde yapılan itiraz hakkında kararını açıklayacak. Kayyım atanan tüm belediyeler için İdare Mahkemesi isterse bu süreci bekletici gerekçe olarak kabul edip, kayyım uygulamasının Anayasa Mahkemesi’nin kararını açıklayacağı süreye kadar durdurabilir. Mardin İdare Mahkemesi’nden de önümüzdeki günlerde bu yönde bir karar vermesini bekliyoruz” diye belirtti.
Süreç vurgusu: Kayyımların geri çekilmesi güven verir
Kuzu, İçişleri Bakanlığı’nın kayyım atama sürecine ilişkin herhangi bir yargı kararını veya idari sürecin tamamlanmasını beklemeksizin, geçici görevden alma kararını geri alma yetkisi bulunduğunu vurguladı:
“Zira söz konusu işlem, nihai bir görevden alma değil, geçici bir tedbir niteliğindedir. İçişleri Bakanlığı, kanuni olarak bir dayanak kalmamış olması üzerine idari bir tedbir olarak alınan bu kararı kaldırabilir. Sonuçta ortada hukuki bir dayanak kalmadı. Bakanlık hukuki dayanağının ortadan kalktığını veya ilgili şartların sona erdiğini değerlendirebilir. Bunu yaptığı anda, kayyım uygulamasını da rahatlıkla sonlandırabilir. Şu an için bakıldığında bu işlemin geri alınmasının önünde herhangi bir hukuki engel bulunmamaktadır. Sayın Öcalan ile devlet arasında görüşmeleri devam eden Demokratik Toplum Süreci açısından da bu kararın alınması önemli olacaktır. Çok konu var; ancak en rahatı olacağı açısından devletin iyi niyet göstergesi olması bakımında belediyelere atanan kayyımları geri çekmesi sürecin halk arasında daha güven verici hale gelmesini sağlaması açısından önemli olacağını düşünüyorum.”